4 Eylül 2011 Pazar

Vitrindeki Albümler 83:


By on 14:03:00

© Zülal Kalkandelen
Cumhuriyet / 4 Eylül 2011

RED HOT CHILI PEPPERS - I’m With You (Warner Bros.)

2006 tarihli “Stadium Arcadium” adlı albümün ardından tam beş yıl geçti ve nihayet Red Hot Chili Peppers’tan ses geldi. Dünyanın en sevilen funk-rock grubu, prodüktörlüğü Rick Rubin’in üstlendiği 10. stüdyo albümünü internet üzerinde düzenlediği herkese açık bir dinleme partisi ile kutladı geçenlerde.

Bu albüm, RHCP ile adı özdeşleşen gitarist John Frusciante’nin 2009’da gruptan ikinci kez ayrılıp solo kariyerine dönmesindan sonra çıkan ilk RHCP albümü. Günümüzde yaşayan en iyi gitaristlerden birisi olan Frusciante’nin kendine özgü tekniği, RHCP soundunun çok belirleyici bir özelliğiydi. 1970 öncesi dönemden kalma eski enstrümanlarla ve fender gitarıyla, farklı tarzları arasındaki sınırları kaldırıp, melodiyi ve duyguyu öne çıkarıp glam rock’la new wave etkilerini birleştiren bir çalış tarzı vardı.

Grupta onun yerini alan Josh Klinghoffer’ın sounda ne katıp ne götürdüğüne bu nedenle özellikle dikkat ettim. Ve anlaşıldı Frusciante’nin gidişi RHCP’nin sounduna belirgin şekilde yansımış. Ama bu demek değil ki, Klinghoffer işini becerememiş. Frusciante ile tarzları çok farklı değil belki; sadece Klinghoffer’ın daha yalın bir soundu var. Kimi zaman işin teknik yanını daha çok öne aldığı izlenimini edindim ben.

Grubun müzik çalışmalarına ara verdiği son yıllarda bas gitarist Flea’nın Güney Carolina Üniversitesi’nde müzik teorisi eğitimi alması ve piyano üzerinde çalışması, albüme de yaramış. Şarkıların bir bölümü piyano üzerinde yazılınca, albüme yeni bir melodik yapı ve farklı bir renk katılmaya çalışılmış ama çok başarılı olunduğunu söyleyemem.

Şarkı sözlerinde bir yenilik olarak, bu defa Flea ve Klinghoffer’ın Damon Albarn’la Etiyopya’ya yaptıkları ziyaretin etkisi olsa gerek, Afrika esintili ruhani temalar da var. Ama Kaliforniya, seks ve eğlence gibi RHCP’ın her zamanki meseleleri yine bu albümde de kendini gösteriyor. Anthony Kiedis, hiçbir zaman büyük bir söz yazarı olmadı; “I’m With You” da hiç esinlendirici olmayan sıradan ama eğlenceli sözlerle dolu.

Davulcu Chad Smith, “Aynı isimle devam ediyoruz asa bu yeni bir grup” diyor. Ben Frusciante’nin yokluğuna karşın, bu çapta bir değişiklikten söz edilebileceğini düşünmüyorum. Çünkü bazı değişiklikler olsa da yine bildiğimiz RHCP var karşımızda. Ayrıca Anthony Kiedis gibi çok belirgin bir ses ve tarza sahip bir vokalistin bulunduğu bir grubun soundu kolay kolay değişmiyor.

“I’m With You”, kanımca, davulcu Chad Smith’in dediği gibi “RHCP’ın eski adla devam eden yeni bir grup olduğunu” değil, olsa olsa vokalist Anthony Kiedis’in dediği gibi “grup için yeni bir başlangıcı” işaret ediyor. Büyük bir hiti olmasa da yine de bir RHCP albümü olarak dinlenir ama doğrusu beni heyecanlandırmadı bu albüm.

Albümden çıkan ilk single:


-

Yazan: Zülal Kalkandelen

Translate