27 Ocak 2007 Cumartesi

Punk Rock’ın 30. Yılında Enfes Bir Albüm


By on 00:13:00

© Zülal Kalkandelen
Cumhuriyet Hafta Sonu/27 Ocak 2007



“American Hardcore: The History Of American Punk Rock 1980-1986” adlı soundtrack albüm hakkında yazmak için bu hafta sonunun iyi bir zamanlama olduğunu düşündüm. Her ne kadar bu akımın 1976’da mı, 1977’de mi, yoksa 76’yı 77’ye bağlayan gece mi başladığı konusunda tartışmalar devam etse de, sonuçta punk rock’ın 30. yılı kutlanıyor. (Konu hakkında daha fazla bilgi almak isteyenlere, bu ay yayımlanan Roll dergisine bakmalarını özellikle öneririm.)

Toplam 26 şarkının yer aldığı 37 dakikalık bir albüm American Hardcore. Son dönemde ilginç bir şekilde yeniden ilgiye mazhar olan punk fırtınası, gerçekte 70’lerin ortasında ortaya çıkıp 80’lerin ortalarına kadar hem müzikte hem de sosyal alanda etkili olmuştu. Yalnızca bir müzik türü ya da bazılarının çarpıttığı gibi tek başına bir giyim tarzı olmanın çok ötesinde, yaşam tarzına ve dünyaya bakış açısına yansıyan sosyal bir başkaldırıyı temsil ediyordu; bir bütün halinde ortaya çıkan “punk tavrı” söz konusuydu.

“Do It Yourself: Kendin Yap” Felsefesi ve Reagan Dönemine İsyan

İngiltere’de işçi sınıfından gelen punk grupları öne çıkarken, Amerika’da daha çok orta sınıftan beyazların oluşturduğu punk gruplar vardı. Müziklerindeki temel belirleyici, yansıttıkları öfke, enerji ve kızgınlıktı. Neden öfkeliydiler? Çünkü onlar Reagan döneminde sosyal güvenlikleri tehlikeye giren, eğitim olanakları giderek azalan, ekonomik güçlükler altında gelecekten umutları yok olan ezik kesimlerin kuşağıydı. Boston, Los Angeles, Washington DC, New York ve Texas gibi farklı bölgelerde kurulan gruplar ülkenin hemen her tarafına yayılmıştı. Kısaca “DIY (Do It Yourself-Kendin Yap)” olarak anlatılan, “Eğer bir diyeceğin varsa çık kendin söyle, istediğin müziği çık kendin yap ve kimsenin seni durdurmasına izin verme” mantığını ilke edinmişlerdi.

Verdikleri mesajlar, kimi zaman politik kimi zaman da daha kişiseldi. Reagan dönemi politikalarına isyan ediyorlardı ya da yaşadıkları kişisel sorunları haykırıyorlardı. Tıpkı “American Hardcore” albümünde yer alan şarkılar gibi. Yazar Steven Blush’ın “American Hardcore: A Tribal History” adlı kitabından uyarlanan belgeselin soundtrack albümü olarak yayımlanan bu çalışma, şarkı seçkisi bakımından sıkı punk hayranlarını memnun etmeyebilir. Örneğin The Germs, Dead Kennedys, The Minutemen ve The Misfits’in de aralarında olduğu, döneme damgasını vurmuş bazı gruplar albümde yer almıyor. Fakat bunun nedeninin yasal sorunlar olabileceği malum. Yine de albümde, Bad Brains, Black Flag, Minor Threat, Circle Jerks, Adolescents, Flipper gibi büyük grupların muhteşem şarkılarının olduğunu belirtmek gerek.

Bunların yanı sıra, Battalion Of Saints ya da Gang Green gibi daha küçük grupların şarkılarına yer verilmesi de kanımca olumlu bir özellik. Bir diğer eleştiriyse, daha önce hiç yayımlanmamış şarkıların yerine, piyasadaki diğer toplama punk albümlerinde de bulunan şarkıların seçilmesi konusunda yapılabilir.

30 Yıl Önce Punk Rock

Bütün bu eleştiriler bir yana, “Amerikan Hardcore” albümü, 30 yıl önce punk rock nasıldı?” sorusuna iyi bir yanıt veriyor. Özellikle de, günümüz rock müziğine yön veren ve Nirvana, Beastie Boys, The Lemonheads, Mission Of Burma, The Pixies, Sonic Youth, Red Hot Chili Peppers, Green Day gibi gruplara esin kaynağı olan punk akımını tanımak isteyenler için kaçırılmaması gereken bir albüm. Fakat her şeyden önce, müzikseverlerin punktan geriye kalan mirası bugün de sahiplenmek adına böyle bir albümü es geçmemesi gerekiyor.

Yapacağım tek uyarı, albümdeki şarkıları dinlerken uygun bir havada olmanız gerektiği. Yanlış anlamayın; gömleğinizi yırtıp çengelli iğneler takın ya da saçlarınızı punk tarzı kestirin demiyorum. Punk bir tavırdır ve giyimle kuşamla gösterilmez. Punk tarihçisi/müzisyen John Robb’un Roll’da yayımlanan söyleşisinde belirttiği gibi punk rock, “halk tarafından halk için yapılan müziktir. Punk keskindir, lafını esirgemez, heyecan vericidir. Pop’ta olmayan ne varsa punk’ta mevcuttur. Pop ticaridir, sınaidir, sterildir. Punk bunların hiçbiri değildir, onların zıddıdır.” Yani demeye çalışıyorum ki, punk tavrınızı koruyun!

Yazan: Zülal Kalkandelen

Translate